Abdest ayeti, abdestin önemi, abdestte elleri ve ağzı yıkamanın hatırlattıkları, hikmetleri hakkında bir online ders

Hüseyin K. Ece

23 Mayıs 2022 –

3 Zi’l-kade 1444

Zaandam

 

89-ABDESTİN (VUDU’NUN) HATIRLATTIKLARI 1

Rabbimiz şu âyette mü’minleri temizlemek ve şükretmeleri gerektiği hatırlatmak üzere üç şeyi emrediyor:

يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُٓوا اِذَا قُمْتُمْ اِلَى الصَّلٰوةِ فَاغْسِلُوا وُجُوهَكُمْ وَاَيْدِيَكُمْ اِلَى الْمَرَافِقِ وَامْسَحُوا بِرُؤُ۫سِكُمْ وَاَرْجُلَكُمْ اِلَى الْكَعْبَيْنِۜ وَاِنْ كُنْتُمْ جُنُبًا فَاطَّهَّرُواۜ وَاِنْ كُنْتُمْ مَرْضٰٓى اَوْ عَلٰى سَفَرٍ اَوْ جَٓاءَ اَحَدٌ مِنْكُمْ مِنَ الْغَٓائِطِ اَوْ لٰمَسْتُمُ النِّسَٓاءَ فَلَمْ تَجِدُوا مَٓاءً فَتَيَمَّمُوا صَع۪يدًا طَيِّبًا فَامْسَحُوا بِوُجُوهِكُمْ وَاَيْد۪يكُمْ مِنْهُۜ مَا يُر۪يدُ اللّٰهُ لِيَجْعَلَ عَلَيْكُمْ مِنْ حَرَجٍ وَلٰكِنْ يُر۪يدُ لِيُطَهِّرَكُمْ وَلِيُتِمَّ نِعْمَتَهُ عَلَيْكُمْ لَعَلَّكُمْ تَشْكُرُونَ

“Ey iman edenler! Namaza kalkacağınız zaman yüzlerinizi, dirseklere kadar ellerinizi ve -başlarınıza mesh edip- her iki topuğa kadar da ayaklarınızı yıkayın.

Eğer cünüp iseniz, iyice yıkanarak temizlenin.

Hasta olursanız veya seferde bulunursanız veya biriniz abdest bozmaktan gelir veya kadınlara dokunur da su bulamazsanız, o zaman temiz bir toprağa yönelin. Onunla yüzlerinizi ve ellerinizi meshedin (Teyemmüm edin).

Allah, size herhangi bir güçlük çıkarmak istemez. Fakat O, sizi tertemiz yapmak (li-yutahhira) ve üzerinizdeki nimetini tamamlamak ister ki şükredesiniz.” (Mâide 5/6)

Salat (namaz) için abdestin farz kılınması elbette sebepsiz değildir.

Abdestin pek çok hikmeti ve faydaları vardır.

Acizâne ben de diyorum ki her bir abdest azasının yıkanması bazı şeyleri hatırlatabilir, hatırlatmalı.

O uzuv neden yıkanıyor, neden meshediliyor? Bunlar üzerinde tefekkür edilmeli...

Aşağıda sayacağımız hususlar abdest için doğrudan akla gelmesi gereken şartlar değil; ama düşünülmesi faydalı olabilecek bazı hatırlatmalardır.

Müslüman salata (namaza) önce yürekten hazır olur. Sonra bedenen de hazırlanır. Bunun için elbiselerini temizler, ya da temiz elbise giyer. Her türlü necasetten, hadesten temizlenir. Namaz için temiz bir yer seçer. İmkanı varsa mescitlere gider. İmkanı yoksa tam namaz vaktinde bulunduğu yerde, uygun bir mekanda namazını ikâme eder.

-Abdest azalarını yıkamanın hikmetleri ve hatırlattıkları

1-Ellerinin yıkamanın hatırlattıkları

Abdestte ellerin yıkanması biraz da elleri nasıl kullanacağımızın eğitimidir.

Ya da el ile ilgili eylemlerimiz konusunda sessiz bir hatırlatmadır.

El deyince aklımıza pek çok şey gelir. Eller eylemlerimizin (ypaıp ettiklerimizin) aracıdır.

Kişi diğer azalarına sahip olduğu gibi ellerine de sahip olmalıdır.

Elleri yıkamak, ellerle işlenen hataları manen yıkamak anlamına geldiği gibi, besmele ile yıkanan ellerle, hayırlı işler yapmaya da bir niyettir.

Temiz ellerle temiz/hayırlı ameller...

Ya da temiz ellerle kire ve günaha bulaşmamak...

Dahası elleri yıkarken şunlar aklımıza gelmeli:

Bizimkisi gibi olmasa da Allah’ın (st) eli vardır ve o el her elin üzerindedir. O, bütün ellere hâkimdir.

اِنَّ الَّذ۪ينَ يُبَايِعُونَكَ اِنَّمَا يُبَايِعُونَ اللّٰهَۜ يَدُ اللّٰهِ فَوْقَ اَيْد۪يهِمْۚ فَمَنْ نَكَثَ فَاِنَّمَا يَنْكُثُ عَلٰى نَفْسِه۪ۚ وَمَنْ اَوْفٰى بِمَا عَاهَدَ عَلَيْهُ اللّٰهَ فَسَيُؤْت۪يهِ اَجْرًا عَظ۪يمًا۟

“Sana bîat edenler ancak Allah’a bîat etmiş olurlar. Allah’ın eli onların ellerinin üzerindedir. Verdiği sözden dönen kendi aleyhine dönmüş olur. Allah’a verdiği sözü yerine getirene, Allah büyük bir mükâfat verecektir.“ (Fetih 48/10)

Öyleyse sahip olduğumuz eller sandığımız gibi alabildiğine serbest ve bağımsız değildir. El ile ilgili şu âyetleri hatırlayalım:

*Elinizle kendinizi tehlikeye atmayınız

وَأَنفِقُواْ فِي سَبِيلِ اللّهِ وَلاَ تُلْقُواْ بِأَيْدِيكُمْ إِلَى التَّهْلُكَةِ وَأَحْسِنُوَاْ إِنَّ اللّهَ يُحِبُّ الْمُحْسِنِينَ {195}

“(Mallarınızı) Allah yolunda harcayın. Kendi kendinizi tehlikeye atmayın. İyilik edin. Şüphesiz Allah iyilik edenleri sever.“ (Bekara 2/195)

*Başımıza gelenler kendi ellerimizin kazandığıdır

لَّقَدْ سَمِعَ اللّهُ قَوْلَ الَّذِينَ قَالُواْ إِنَّ اللّهَ فَقِيرٌ وَنَحْنُ أَغْنِيَاء سَنَكْتُبُ مَا قَالُواْ وَقَتْلَهُمُ الأَنبِيَاءَ بِغَيْرِ حَقٍّ وَنَقُولُ ذُوقُواْ عَذَابَ الْحَرِيقِ {181} ذَلِكَ بِمَا قَدَّمَتْ أَيْدِيكُمْ وَأَنَّ اللّهَ لَيْسَ بِظَلاَّمٍ لِّلْعَبِيدِ {182}

“And olsun ki, Allah: "Allah fakir; biz zenginiz" diyenlerin sözünü işitmiştir. Dediklerini ve haksız yere peygamberleri öldürdüklerini elbette yazacağız, "Yakıcı azabı tadın" diyeceğiz. “Bu, kendi ellerinizin (önceden yapıp) gönderdiklerinin karşılığıdır.” Allah, kullara asla zulmedici değildir." (Âli İmran 3/181-182)

*Ellerimiz günün birinde konuşacak

الْيَوْمَ نَخْتِمُ عَلَى أَفْوَاهِهِمْ وَتُكَلِّمُنَا أَيْدِيهِمْ وَتَشْهَدُ أَرْجُلُهُمْ بِمَا كَانُوا يَكْسِبُونَ {65}

“İşte o gün ağızlarını mühürleriz, Bizimle elleri konuşur, ayakları da yaptıklarına şâhidlik eder.” (Yâsîn 36/65)

يَوْمَ تَشْهَدُ عَلَيْهِمْ أَلْسِنَتُهُمْ وَأَيْدِيهِمْ وَأَرْجُلُهُم بِمَا كَانُوا يَعْمَلُونَ {24}

Yapmış olduklarına, dilleri, elleri ve ayaklarının, aleyhlerinde şahitlik edeceği gün onlar için çok büyük bir azap vardır." (Nûr 24/24)

*Veren el alan elden üstündür. Bir hadiste şöyle deniyor:

“... Veren el alan elden daha üstündür.“ (Ahmed b. Hanbel, no: 5343, 2/92. Müslim, Zekât/32(95-97) no: 2386-2388. Tirmizî, Zühd/32 no: 2343)

-Elleri yıkarken yapılabilecek dua:

“Elhamdu lillâhi'l-lezî ceale'l-mâe tahûren ve ceale'l-islâme nûrâ. “Hamd olsun Allah'a ki, suyu temizleyici, İslamı nur kılmıştır.”

2-Ağıza su vermenin hatırlattıkları

Ağız hem konuşma organı, lisan ve beyandır, hem de beden için rızık yoludur.

Konuşabilmenin, isimlendirebilmenin, anlaşabişlmenin yani ne kadar önemli bir nimet olduğu hatırlanmalı…

İman ikrarı ve şehâdet dil ile yapılır.

Güzel veya çirkin konuşma dilin faaliyetidir. İnsan dilinin faaliyetlerinden de hesap verecek.

"İnsan hiçbir söz söylemez ki, yanında onu gözetleyen ve dediklerini kayda geçen bir melek hazır bulunmasın." (Kâf 50/18)

Bir hadiste şöyle deniyor : “Kim bana, iki dudağı ve apış arası konusunda söz verir kefil olursa, ben de ona cennet için kefil olurum.” (Buhârî, Rikak/23 no : 6474)

«… Kim Allah’a ve Âhiret gününe iman ediyorsa, hayır söylesin yahut sussun.» (Buhârî, Rikâk/23 no : 6475-6476, Edeb/31 no : 6018-6019, Edeb/85 no: 6136, İbni Mâce, Fiten/12 no: 3971)

Ebû Hüreyre’nin naklettiğine göre Nebî (sav) şöyle buyurdu: "Her duyduğunu nakletmesi kişiye yalan olarak yeter." (Müslim, Mukaddime/5 no: 7)

“Kişinin mâlâyâniyi terketmesi müslümanlığının güzelliğindendir.” (Ahmed b. Hanbel, 1/201. İbn Mâce, Fiten/12 no: 3976. Tirmizî, Zühd/11 no : 2317)

Bilâl b. el-Hâris’in naklettiğine göre Rasûlüllah (sav) şöyle dedi: «Sizden birisi Allah’ın rızasına uygun bir şey konuşur. Zannetmesin ki o bir yere ulaşmaz. Allah onunla kıyâmet günü ona kendi rızası olarak yazacak.

Yine sizden birisi Allah’ın kızacağı bir şey konuşur da onun bir yere ulaşmadığını zanneder. Oysa Allah onu kıyâmet günü kendisiyle karşılaştığı günde hoşnutsuzluğu olarak yazacak.» (İbni Mâce, Fiten/12 no: 3969) Ebu

Hureyre’nin naklettiğine göre Allah’ın Rasûlü iöyle dedi: «Kişi Allah’ı kızdıracak bir kelime eder de bununda bir beis görmez. Halbuki bununla Cehennem yetmiş ölçü yaklaşır.» (İbni Mâce, Fiten/12 no : 3970)

-Ağıza su vermenin iki anlamı daha vardır:

1.Ağzı maddi ve manevi kirlerden temizlemek,

2.Ağıza sahip olmaya söz vermek…

*Hesap günü bazı ağızlar mühürlenecek

الْيَوْمَ نَخْتِمُ عَلَى أَفْوَاهِهِمْ وَتُكَلِّمُنَا أَيْدِيهِمْ وَتَشْهَدُ أَرْجُلُهُمْ بِمَا كَانُوا يَكْسِبُونَ {65}

«İşte o gün ağızlarını mühürleriz, Bizimle elleri konuşur, ayakları da yaptıklarına şahidlik eder.» (Yâsîn 36/65) 

-Ağız yıkarken okunacak dua:

“Allâhumme's-kinî min havzi’l-kavseri lâ ezmeu ba'dehû ebedâ.

Ya Rab! Bana Kevser havzından öyle bir su ihsan buyur ki, ondan sonra hiç susuzluk duymayayım.”

-Misvak kullanırken (yani ağzı yıkamak esnasında)

“Allâhümme tayyib nekhetî ve nevvir kalbî ve tahhir a'zâî vahfaz lisânî vemhu zunûbî.

Allahım, benim ağız kokumu güzelleştir, kalbimi nurlandır, âzalarımı temizle, lisanımı muhafaza eyle, günahımı sil.”